HOCALI SOYKIRIM GİRİŞİMİ


Bugünlerde bazı sozde aydınlar ermenılerden ozur dıleyelım dıye kıçlarını yırttıklarında 1992 de neredeydıler...

Hocalı Soykırımı

Cennet Yurdu Dağlık Karabağ - Annelerin, babaların gözleri önünde yakılan, parçalanarak kızartılıp anne-babasına zorla yedirtilen o masum çocukları bizler hiç unuturmuyuz! Gazla dolu boruların içinde feryatlarla can veren çocukları ve o anda semayı kaplayan, kalpleri parçalayan çığlıkları ve katı yürekleri bile ağlatan inilti seslerini hiç unutur muyuz? Karabağ, canım Azerbaycanımın en güzel yerlerinden biridir. Azerbaycanın yanan yüreği, kopmaz, parçalanmaz, yıkılmaz direğidir.

Vatanımın unutulmaz bir parçası olan Karabağ, nice büyük insanlar yetiştirmiş; nice büyük harplere, nice birlik ve beraberliğin tecellisi olan büyük direnişlere şahit olmuştur. Dostluk, kardeşlik, hayırhahlık ve misafirperverliğiyle insanlığa örnek olmuştur. Karabağ’ın en belirgin özelliğiyse, topraklarının şehit kanlarıyla yoğrulmasıdır. . O kanlar ki, lalelerin bedenine yürüyerek onlara can vermiştir. Şuşa, Hankendi, Ağdam, Kelbecer, Kubatlı, Zengilan ve Laçin gibi Karabağımın büyük şehirleri Azerbaycan tarihinin tezahürüne sahne olmuştur. Sende mi kara günler görecektin Karabağım?!

Sende mi şehit kanıyla sulanacak, ardından evlatsız kalmış analarımı, yetim kalmış çocukları, dul kalmış gelin ve bacılarımı ağlatacak ve hiç bir zaman unutulmayacak tarihe "Kanlı Sahifeler" diye yazılacaktın?! Ah Karabağım Karabahtlım! Sen her Azerbaycan vatandaşının yüreğinde yaşayacak, hiç bir Azerbaycanlı'nın aklından silinmeyecek ve unutulmayacaksın. Ah Karabağım! 1988 yılında başlayan ve sonu bir türlü gelmeyen habersiz savaş, ne zaman bitecek ve ne zaman sana kavuşacağız? Karabağ’da tezahür eden facialardan çok konuşmak ve ciltlerle kitap yazmak mümkündür. Karabağ, tüm Azerbaycanlının yüreğinin kanayan yarası olmuştur.

Ah Azerbaycan şehitleri! Sizler vatanınız, milletiniz ve gelecek gençlik uğruna tüm zorluklara katlandınız ve Karabağ'ı son damla kanınızı verinceye kadar korudunuz. "Biz düşman önünden kaçarsak, düşman şu milleti, günahsız çoçukları, gözü yaşlı bacıları, yüreği dağlanmış anaları, gözü yolda kalmış kızları ve düşünmekten saçı ağarmış babaları katleder" diyerek, kendi canlarınızı mil-yonların uğruna feda ettiniz. Silahlılara karşı silahsızdınız, ama siz yüreklerinizle, canlarınızla, başlarınzla savaştınız ve şehit oldunuz. Annelerin, babaların gözleri önünde yakılan, parçalanarak kızartılıp anne-babasına zorla yedirtilen o masum çocukları bizler hiç unuturmuyuz!

Gazla dolu boruların içinde feryatlarla can veren çocukları ve o anda semayı kaplayan, kalpleri parçalayan çığlıkları ve katı yürekleri bile ağlatan inilti seslerini hiç unuturmuyuz?. İşte böyle zulümlere karşı onlar vatanımızı, toprağımızı terk -etmemiş, şehit olmuşlardır. Azerbaycan'ın geleceğini göz önüne alarak, bizleri düşünüp unutmadıkları halde, bizler onları unutmayı vicdanımıza hiç sığdırırmıyız?

Azerbaycan halkı şehitlerini unutmamış ve kıyamete kadar da unutmayacaktır. Karabahtlı Karabağım işte böyle zulümler görmüş, facialar yaşamıştır. İlan edilmemiş savaşa rağmen başı dertli insanlar kendi özgürlüklerini aradı ve bağımsız Azerbaycan Respublikasını (Cumhuriyetini) kurdular. Ama bu da o kadar kolay olmamış, binlerce şehit verilerek istiklale kavuşulmuştur. 1990 20 Yanvar (Ocak) Bakı Katliamı. Özgürlük için sokaklarda günlerdir mitingler yapan, Rusiya'yı protesto eden, azatlık aşkıyla yanan binlerce insan vardı. O akşam, herkes yani tüm Azeri halkı Bakü'nün merkezi meydanlarında özgürlük diye haykırıyorlardı.

O anda Azeri halkı beslediği canavarla karşı karşıya gelmişti. Hain Kızıl Ordu 20 Yanvar akşamı yaklaşık bin kişiyi katletmiştir. Bu rakamı Rus yanlısı gazeteler 96-123 kişi diye yazmışlardı. Şu anda Azerbaycan toprağının her karışında mübarek şehit kanı mevcuttur. En büyük mezarlıklarlardan biriyse "Şehitler Hiyabanı"dır. Vatanımın tüm şehir ve köylerinde şehit mezarları vardır. Her sene 20 Ocak'ta tüm Azeri halkı asla unutmayacağı o matem günlerini yeniden yaşamakta, uğruna can vermiş olan şehitlerini yeniden hatırlamaktadır.

Kamuoyunun habersiz bırakıldığı bu olayları elimden geldiği kadar açıklamayı kendime borç biliyorum. Biz Azeri milleti olarak Karabağ'ı ve bizler için şehit olan kardeş-bacılarımızı şimdiye kadar unutmadığımızı ve hiç bir zaman unutmayacağımızı belirterek boş durmuyor, can Azerbaycan'ımızın topraklarını nasıl geri alacağımızın planlarını da yapıyoruz. Hedefimizi büyük tutuyor, istikbalimizi düşünüyoruz. Azerbaycan milleti olarak siyasi birliğimizle, büyük siyaset adamlarımıza güveniyoruz.Onların kalan topraklarımızı yeniden kazanmaya muvaffak olacaklarına inanıyoruz.

Karabağ için yapılan her fiilin arkasında millet olarak var olduğumuzu belirtiyoruz. Yazıma Azeri halkının Karabağ'ı hep anmaya, Karabağ için bir şeyler yapmaya, şehitlerimizi unutmamaya, dökülen kanların yerde kalmaması için yek vücut olmaya davet ediyorum.

Azerbaycan'dan bir Türkoğlu

ARŞI TİTRETEN BİR VAHŞET



Azerbaycan, Ermeni ve Rus işbirlikçileri tararfından 26 Şubat 1992 tarihinde gerçekleştirilen "Hocalı Katliamı'nın yıl dönümü"nü düzenlenecek etkinliklerle anacak. 613 masum insanın hayatını kaybettiği katliam, internet ararcılığı ile dünya kamuoyuna duyurulmaya çalışılıyor. Azerbaycan'ın dünya devletlerinde bulunan temsilcileri, soykırımı bulundukları ülkenin yayın organlarına anlatmak için basın toplantıları düzenleyecek. Dağlık Karabağ Bölgesi'nde bulunan Hocalı Kasabası' na, eski Sovyet İttifakı Silahlı Kuvvetleri'ne ait 366.Alay'ın desteği ile Ermeni Silahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen saldırılar sonucu ölen 613 Azerbaycan Türk'ü yarın düzenlenecek etkinliklerle anılacak.

Azerbaycan ülkücüleri, saldırıların 10. yıl dönümünde, Ermeni ve Rus işbirlikçileri tarafından gerçekleştirilen soykırımı dünya kamuoyuna bildirmekte kararlı. katliamın 1992 yılının 25 şubatını 26'sına bağladığı gecede, Ermeni silahlı kuvvetlerinin, eski Sovyet İttifakı Silahlı Kuvvetleri'ne ait 366. Alay'ın desteği ile, Hocalı Kasabası'na baskın düzenlediler... Saldırılar sırasında 613 kişi hayatını kaybetti, bunların 106'sının kadın, 83'ünün çocuklardan oluşuyordu... Ayrıca, 56 kişi de işkenceyle öldürüldü... Azerbaycan'ın dünya devletlerinde bulunan temsilcileri, soykırımı bulundukları ülkenin yayın organlarına anlatmak için basın toplantıları düzenleyecek...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not:Eğer bu bloğa üyeliğiniz yoksa,aşağıda yorumlama biçiminden anonimi seçerek yorumunuzu bırakabilirsiniz.